Temelleri 1965 yılında atılan Bari, 2000’li yılların başına kadar ağırlıklı olarak züccaciye sektöründe faaliyet gösterdi. 2005 yılında şirketin başına geçen Bilal Özöksel, sektör analizi yaparak TÜİK verilerini inceledi ve yeni bir sektörde atılım yapmaya karar verdi. 2004 yılında TÜİK verilerine göre Türkiye’de ankastre kullanım oranının yüzde 3’lerde olduğunu gördükten sonra Avrupa’da ankastre kullanımını araştırdı ve yüzde 75 seviyesinde olduğunu gördü. Türkiye’de inşaat sektöründeki gelişmeye paralel olarak ankastre kullanımının artacağını öngören Özöksel, Bari markasıyla üretim yapmaya başladı.

Aylık 30 bin parça üretim kapasitesine sahip Bari Ankastre’nin cirosunun yüzde 70’ini ihracat oluşturuyor. Firma, 30’un üzerinde ülkeye ihracat yapıyor.

2005 yılında kendi tasarımı olan ürünleri fason olarak üretmeye başladıklarını belirten Bilal Özöksel, “İnsanlarda ankastre tüketim alışkanlığı olmadığı için ilk yıllarda çok zorlandık. Ama biz sabrettik. Ürettiklerimizin bir kısmını ihraç ettik. Hem ürünümüzü hem de pazarımızı geliştirerek daha iyi bir noktaya geldik. 2010 yılında İzmir’de kendi üretim tesisimizi kurduk. Kurulduğumuz günden bu yana büyüyerek faaliyetlerimize devam ediyoruz. 2012 yılından sonra ankastre kullanımı artmaya başladı. Buna rağmen Türkiye’de ankastre kullanımı hala yüzde 50’ye ulaşmış değil. Yeni projelerin tamamında artık ankastre kullanılıyor. Eski tip konutlar yenilendiğinde bunlar da ankastreye dönecek. Hala çok büyük bir pazarımız var” dedi.

Vitali ve Evora markasıyla inovatif ürünler geliştirecek

Ankastre üretiminin ciddi bir yatırım gerektirdiğini belirten Özöksel sözlerine şu şekilde devam etti: “Makine parkurunu kurduktan sonra modellerinizi belirlemeniz gerekiyor. Üretimde belli bir standardı yakalamanız ve kalite kontrolünü sağlamanız gerekiyor. Biz işimizi en profesyonel şekilde yapıyoruz. Ar-Ge’yi, altyapıyı iyi kurduktan sonra aksiyona geçtik. İlk olarak ocak üretmeye başladık. Bugün itibariyle ocak, fırın, davlumbaz ve granit eviye üretiyoruz. Çok farklı tasarımlarımız var. Ürün çeşitliliğini artırmak için Evora markamızı oluşturduk. Vitali, diye bir marka daha oluşturduk. Bu markaları oluşturmadaki temel amacımız inovatif ürünler geliştirmek. Piyasada olmayan üst segment ürünler tasarlıyoruz. Bu kapsamda patentini aldığımız farklı ve yenilikçi ürünleri Vitali markamızla yakın zamanda üretimine başlamayı planlıyoruz.”

A kalite ürünler A kalite projelerde

Satış kanallarıyla ilgili bilgi veren Özöksel, “Yurt dışında Avrupa ülkelerinin yanı sıra, Türki cumhuriyetlerden, Rusya’ya, komşu ülkelerden, Kuzey Afrika’ya kadar 30a yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. İç piyasada ise bir çok markaya fason üretim yapmamız dışında, toptan satışımız ve bayi ağımız var. Projelerde ise doğrudan yer alıyoruz. A kalite ürünler ürettiğimiz için A kalite projelerde yer almak istiyoruz. İyi projelerde de yer alıyoruz. Çalıştığımız projelerde ürünümüzü bir kez vermemiz yeterli. Müteahhitler ürün kalitesinden memnun kaldığı için hem referans açısından hem de işin sürekliliği açısından olumlu geri bildirimler alıyoruz. Geri dönüşler beklediğimizden çok daha hızlı ve olumlu geliyor. Bize, özel tasarımlar geldiğinde istenilen ürünü endüstriyel tasarım haline getirip üretimini gerçekleştirebiliyoruz. Bu anlamda mimarlara “Siz hayal edin, biz üretelim” mantığıyla hizmet veriyoruz. Zincir mağazalarda, yapı marketlerde, beyaz eşya mağazalarında ürünlerimiz satılıyor.” ifadelerine yer verdi.

En kaliteli ürünü en iyi fiyata satıyoruz

Fiyat performansı ve kalite konusunda çok iddialı olduklarını ifade eden Özöksel alınabilecek en kaliteli ürünü en iyi fiyata verdiklerini belirtti. Özöksel şunları söyledi: “Biz hiçbir zaman en ucuz ürünü satıyoruz iddiasında bulunmadık. Ancak en kaliteli ürünü olabilecek en iyi fiyatla pazara sunuyoruz. Hem kalitenin hem de iyi fiyatın bir arada olduğu bir markayız. Türkiye ve dünyada ankastre talebi her geçen gün daha da büyüyecek. Dinamik ve sürekli büyüyen bir pazar var. Pazarın büyümesini takip eden bir firma değil, pazarın büyümesini yönlendiren bir firma olmayı hedefliyoruz. Tüketicinin kullanabileceği, hayatını kolaylaştıracak ve yaşam kalitesini artıracak yeniliklerin peşindeyiz. Değişen dinamik piyasa içerisinde her geçen gün daha fazla öne çıkacağımızı düşünüyoruz.

Taviz vermediği iki ilke: Kalite ve hizmet

Bu işin temellerini atarken taviz vermeyeceği ilkelerini belirlediğini belirten Bilal Özöksel bu iki kriteri şu şekilde açıkladı: “İlk ilkemiz kaliteli ürün üretmek. Biz hiç satış yapamasak bile kaliteli ürün üretmekten taviz vermeyeceğiz, dedik. İkincisi de satış sonrası hizmetimizi en iyi şekilde verip, yüzde 100 müşteri memnuniyetiyle çalışmak. Başarımızın temellerini oluşturan unsurlar bu ilkelerimizdir.”