Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Başkanı Tayfun Küçükoğlu. Küçükoğlu, inşaat sektörünün çatı kuruşlarından birinin başkanı olarak iş dünyasındaki ‘ne olacak halimiz’ temalı sohbetlerin kimseye fayda sağlamayacağından yola çıkarak kolları sıvamış. İnşaat malzemesi sanayisi sektörüne ve dolayısıyla ülke ekonomisine katkı sağlayabilecek bir yol haritası hazırlamış. Bu yol haritasını konuşmak için bir araya geldiğimiz Küçükoğlu, “Yorgunluktan kurtulup ülkemizin bize verdiği fırsatlara odaklanmalıyız” dedi ve söze globaldeki fırsatlarından başladı.

İMKANIMIZ VAR

Yaşanan bölgeselleşme dönüşümünün 4 önemli kapı açabileceğini belirten Küçükoğlu, bunları şöyle anlattı: “ABD’nin yeni tarifelerinde bize uygulanan düşük oranlı vergilerle inşaat malzemecileri sanayicinin ihracat potansiyeli inanılmaz artıyor. ABD dünyanın en büyük inşaat malzemesi ithalatçısı. Yıllık 152 milyar dolar malzeme ithal ediyor. Bizim aldığımız pay sadece 2 milyar dolar. Bunu 3’e 4’e katlama imkânımız var. İkinci önemli adres Avrupa Birliği. Yaşlanan ve üretimde zorlanan Avrupa Birliği’nin artan ihtiyaçlarını karşılayacak üretim merkezi olma potansiyelimiz var. AB, 2050 yılında karbon nötr kıta olma hedefini açıkladı. Bölgede 130 milyon konutun yüzde 97’sinin renovasyona girmesi gerek. Hedefini yakalaması için her yıl 56 milyar Euro malzeme ihtiyacı olacak. Bizim ihracatımızda AB’nin payı yüzde 26, 8 milyar dolarlık bir hacim var. Eğer sanayimizi yeşil mutabakat koşullarına hazırlarsak 3 kata varan artış mümkün.”  

TÜRKİYE BAŞ ROLDE OLABİLİR

Küçükoğlu, “Her ne kadar üzücü gelişmelerin sonucu olsa da bazı ülkelerde savaşın yarattığı tahribat yeniden yapılanmayı zorunlu kılıyor. 10 yılda yıllık 1 trilyon dolarlık bir potansiyel var. Suriye, Irak, Ukrayna... Birçok ülkede Türkiye baş rolde olabilir. Ülkemiz, Anadolu bize öyle büyük imkânlar sunuyor ki. Türkiye 1.5 milyar nüfusa etki etme potansiyelinde lojistik üs olma fırsatına sahip. Coğrafya kaderse, Anadolu nimettir. Eğer değerlendirmesini bilirsek” dedi.

PAY YÜZDE 55’E ÇIKTI

İMSAD Başkanı Küçükoğlu, globaldeki fırsatları özetledikten sonra yönünü iç pazara çevirdi ve 6 önemli gelişim alanına işaret etti: “Yenileme pazarını; Yapının kullanım ömrünü uzatmak, konforunu artırmak, estetik gelişimini sağlamak ve günümüz ihtiyaçlarına yanıt vermek için yapılan işlemler olarak tanımlıyoruz. Bu pazar pandemide pik yaptıktan sonra düşüşe geçti. Sadece Türkiye’de değil tüm dünya da benzer süreç yaşandı. Ülkemizde, salgın döneminde yenilemenin toplam inşaat malzemesi pazarındaki payı yüzde 55’e çıktı. Geçen yıl ise yüzde 36’ya geriledi. Ancak ihtiyaç ve talep yok olmuyor, bekliyor. Bu nedenle düşen faizin etkisi ile 2026’dan itibaren yenilemenin payının yüzde 45 bandına çıkmasını bekliyoruz. İç pazarda önemli bir diğer başlık kentsel dönüşüm ihtiyaçları. Ülkemizde 2 milyon riskli bina var ve yaklaşık 8.5 milyon vatandaş yaşıyor. Deprem olduğunda dünyada eşi görülmemiş bir yardımlaşma seferberliği başlatıyoruz. Yaşanan korku ile bireysel tedbirler, risk tespitleri artıyor ama maalesef sonrasında unutuluyor. Bu nedenle İMSAD olarak deprem bilinci oluşturmaya odaklandık.   Yeni konut ihtiyacı da inşaat malzemeleri sektörü için önemli bir başlık. Ülkemizde yıllık 1 milyon yeni konuta ihtiyaç var. Son dönemde yıllık 200-400 bin arası konut açığımız oldu. Kira artışının bir sebebi de bu. Arzda yaşanan bu sorun üretimin hızlanacağını gösteriyor.”

300 BİN KONUT TESLİM EDİLDİ

“Konutun yanında altyapıda da önemli yatırımlar planlanıyor” diyen Küçükoğlu, “Gelecek 10 yılda yıllık en az 62 milyar dolarlık yatırım ihtiyacımız var. 6 Şubat depremleri sonrası bugüne kadar 300 bin konut teslim edildi. Yıl sonuna kadar 453 bine çıkacak. Önümüzdeki iki yıl daha bölgede yatırımların devam etmesi planlanıyor. Küresel iklim değişikliği yaptırımları ile uyum ve enerji verimli konut ihtiyacı da inşaat malzemeleri sektörü için önemli bir gelişim alanı yaratıyor. Sanayimiz her yıl gelişen regülasyonlara göre ihtiyacı karşılayacak yapılanmaya ve proaktif anlayışa geçmek durumunda. İşte tüm bu imkânlar sektörümüz ve ülkemiz için ne kadar büyük bir potansiyelin bizleri beklediğini gösteriyor. Türkiye İMSAD olarak bu süreçte ülkemiz sanayisinin bu tarihi hamleyi yapabilmesi için gereken sorumluluğu almaya ve rehberlik yapmaya kararlıyız” dedi.

2025 HEDEFİ 165 MİLYAR DOLAR

Peki mevcutta inşaat malzemesi sanayinde tablo nasıl? Küçükoğlu şöyle yanıtladı: “2020-2024 döneminde dünya, pandeminin de etkisiyle inanılmaz bir türbülansa girdi. Küresel ekonomik dalgalanmalar, lojistik kopmalar, bölgesel çatışmalar, bizim ülkemizdeki ve coğrafyamızdaki gelişmeler, ham maddede sorunları... Bu süreçte yaşanan değişime hızlı ayak uyduramayan sanayiler ve ülkeler ciddi çöküş yaşadı. Biz, inşaat malzemesi sanayicileri olarak bu dönemde inanılmaz yaratıcı çözümler geliştirdik ve dayanıklı yapımızla zorlu sınavı başarıyla geçtik. 2024 sonu itibarıyla 154 milyar dolar büyüklüğe geldik. Deprem bölgesinin de etkisiyle yüzde 1.4 büyüdük. Beş yıl içinde yıllık ihracatı da 21 milyar dolardan 29 milyar dolara çıkardık. Bu da sektörün gücünü gösteriyor. 200 ülkeye ihracat yapıyoruz. Dünyanın en büyük 7. inşaat malzemeleri ihracatçısı konumundayız. 2 milyon istihdamla toplam istihdamın yüzde 6.4’ünü karşılıyoruz. Ülke ihracatındaki payımız yüzde 11. Önemli bir lokomotif görev üstleniyoruz. 2025 yılını 31 milyar doları ihracat olmak üzere 165 milyar dolar büyüklük ile tamamlamayı hedefliyoruz. Hazırladığımız yol haritasının uygulanması durumunda orta ve uzun vadede çok başka bir hikâye yazılması mümkün.”

KAYNAK: HÜRRİYET/BİGPARA