
Zenginler Villa Yerine Lüks Rezidans Tercih Ediyor
Yüksek gelir grubu, geçmişteki tercihlerini geride bırakarak, şehir merkezinin dışında geniş bahçeli villalar yerine, şehir merkezindeki konforlu rezidans dairelere dönmeye başladı
Türkiye’de lüks konut pazarının dinamikleri köklü bir değişimden geçiyor. Üst gelir grubuna mensup alıcılar, geçmişteki tercihlerini geride bırakarak, şehir merkezinin dışında geniş bahçeli villalar yerine, şehir merkezindeki yüksek metrekareli ve konforlu rezidans dairelere yöneliyor.
Lüks gayrimenkul pazarındaki yeni eğilimin güçlü bir şekilde hissedildiğini söyleyen Türkerler Holding GYO Satış ve Pazarlama Direktörü Dilek Karagöz, “Uzun yıllar boyunca yüksek gelir grubundaki konut alıcıları, şehirden uzak, doğayla iç içe villa tipi konutlara yönelmişti. Ancak son dönemde bu tablo hızla değişiyor. Artık lüks kavramı, sadece geniş bahçeli bir evle değil, şehir merkezinde yüksek metrekareli, manzaralı ve tam hizmetli rezidans yaşamı ile özdeşleşiyor. İnsanlar zamanı daha verimli kullanmak, iş ve sosyal yaşamın merkezine yakın olmak istiyor.
Bu da İstanbul gibi mega kentlerde merkezi konumda, yüksek standartlarda yaşam alanlarına olan talebi ciddi biçimde artırdı” dedi. Karagöz’e göre, değişen yaşam alışkanlıkları ve modern şehir hayatının getirdiği yeni ihtiyaçlar, bu dönüşümün temelini oluşturuyor. Karagöz, “Artık lüks, yalnızca metrekare ve malzeme kalitesiyle değil; konum, güvenlik, sosyal erişim ve sunduğu yaşam deneyimiyle tanımlanıyor. Bu eğilim, özellikle İstanbul'un gayrimenkul haritasında önemli bir kırılmaya yol açarken, şehir merkezindeki nitelikli rezidans projelerine olan talebi hızla artırıyor” diye konuştu.
“Çiftçi Towers referans oldu”
Villalardan şehir merkezine geri dönüş yapan alıcıların beklentilerine değinen Karagöz, “Çiftçi Towers Türkerler projemize gelen alıcıların büyük kısmı, daha önce bahçeli villalarda yaşamış kişiler. Ancak ulaşım zorlukları, sosyal yaşamdan uzaklık ve zaman yönetimi gibi sebepler, bu kitlenin şehir merkezine dönmesine neden oldu. Çiftçi Towers Türkerler, bu ihtiyacı karşılayan nadir projelerden biri.
Çiftçi Towers Türkerler, gerek mimarisi gerekse uluslararası standartlarda donatılarıyla Türkiye’nin lüks konut alanındaki referans projelerinden biri haline geldi” ifadelerini kullandı. Çiftçi Towers Türkerler’in sadece bir konut projesi değil aynı zamanda bir yaşam deneyimi olarak tasarlandığını söyleyen Karagöz, şunları söyledi: “Projede rezidans hizmetleri, vale ve concierge sistemleri, güvenlik altyapısı, akıllı ev teknolojileri ve özel sosyal alanlarıyla şehir merkezinde sakinlerine eksiksiz bir yaşam sunuluyor. Alıcı profili ise şehir dışındaki villa bölgelerinde yaşamış, ancak merkezdeki dinamizme ve erişilebilirliğe geri dönmek isteyen kişilerden oluşuyor.”
Metrekare fiyatı 14 bin dolardan başlıyor
Projede şu ana kadar 18 dairenin satışının tamamlandığını, müşterilerin çoğunlukla finans sektöründen tanınmış isimler olduğunu ve satışların büyük oranda referansla gerçekleştiğini belirten Karagöz, dairelerin ortalama metrekare fiyatının 14 bin dolardan başladığını aktardı. Karagöz’ün verdiği bilgiye göre, fiyatlar minimum 2.9 milyon dolardan başlarken, en pahalı daireler 6 milyon dolara kadar çıkabiliyor. 6 milyon 825 bin dolarlık bir daireyi sattıklarını açıklayan . Karagöz, 111 konutun yanı sıra, proje bünyesinde yer alan 40 bin metrekarelik AVM’nin kiralama görüşmelerinin de devam ettiğini, kısa zaman içerisinde AVM’yi açacaklarını belirtti.
Sıfır KDV ile lüks konut imkanı
Projenin, ana yatırımcı Çiftçi ailesiyle bir bağının kalmadığını, tamamının icra yoluyla bankalara geçtiğini anlatan Dilek Karagöz, banka kanalıyla 350 daireden 111’ini Türkerler’in aldığını kaydetti. Şu an ellerinde satışa hazır 80 daire olduğunu aktaran ve projenin finansal açıdan da dikkat çekici avantajlar sunduğunu ifade eden Karagöz, “Konut alıcılarımız için şu anda yüzde 0 KDV avantajı devam ediyor.
Bu fırsat, hem yatırım değeri hem de ödeme kolaylığı açısından önemli bir avantaj sağlıyor” dedi. Normalde yüzde 20 KDV’ye tabi olan lüks konutlar, banka üzerinden yapılan satışlarla KDV’den muaf tutularak alıcılara bir maliyet avantajı sağlıyor. Karagöz’ün verdiği bilgilere göre, bankadan toplu olarak satın alınan 111 konutluk projede, daireler tapu devri yapılmadan doğrudan banka aracılığıyla satılıyor. Bu yöntemde, alıcılar daire bedelini doğrudan bankaya ödüyor ve tapu devri banka tarafından gerçekleştiriliyor. Böylece, alıcılar KDV yükümlülüğünden kurtuluyor
Kaynak:DÜNYA - İSTANBUL






HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.