Türkiye'de son dört yıldır yaşanan konut kıtlığı ve beraberinde gelen kira zamlarını Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas değerlendirdi. Elmas" Yeni proje başlayan çok az, proje ölçekleri de küçüldü" dedi.

Türkiye'de döviz kurunda yaşanan artış inşaat sektöründeki yapı maliyetlerine de büyük oranda yansıdı. Son dört yıldır yeterli oranda konut üretiminin gerçekleştirilmemesi konut alım gücünü düşürürken kiralardaki zam artışlarını da beraberinde getirdi.

Dünya Gazetesi'nden Sadi Özdemir'in haberine göre; KONUTDER Başkanı Altan Elmas inşaat sektöründe yaşanan kıtlığı değerlendirdi. Altan" Durmuş bir inşaat sektörünü harekete geçirmek, konutta arz sıkıntısını çözmek çok zordur, en az iki yılı alır" diye konuştu.

Sadi Özdemir'in inşaat sektöründeki sorunlara yönelik  Altan Elmas ile gerçekleştirdiği söyleşi şu şekilde:

Sadi Özdemir: "4 yıldır konut ihtiyacının çok altında üretim yapılabiliyor ve sektör sözcüleri bunun ülkede konut krizine yol açacağını önceden çok dile getirdi. Ancak inşaat sektörüne bakış, bürokrasiden siyasete ve vatandaşlara kadar o kadar problemli hale gelmiş ki ‘her yer beton oldu’ söylemi sektörün desteklenmesini iyice zorlaştırdı. Altan Elmas’a bu defa KONUTDER Başkanı olarak yanıtlaması için soruyorum. Bu ülkede konut açığı var, kiralar can yakıyor, bunu nasıl aşacağız?"

Şöyle konuşuyor: “Sanıyorlar ki müteahhitler devasa kârlar elde ediyor. 3 yıldır bankalardan sektöre krediler durmuş vaziyette. Birçok firmamız elindekileri satıp kredilerini ödedi. Yeni proje başlayan çok az, proje ölçekleri de küçüldü. Kredi Garanti Fonu (KGF) destekli yeni kredi paketinde de sektör olarak yokuz. En azından devam eden konut projelerinin tamamlanmasını sağlayacak bir destek verilseydi konut arzındaki sıkıntı hafiflerdi. Durmuş bir inşaat sektörünü harekete geçirmek, konutta arz sıkıntısını çözmek çok zordur, en az iki yılı alır. Kira tarafındaki sorun da buradan kaynaklanıyor. Stok yok, ihtiyaç ortada. Bitmiş konutlar devreye girmeden kira sorunu nasıl hafifleyecek? Konutta talep de var ama maliyet fiyat sorunu çok büyük. Yeni fiyatlarla konut alabilecek kitle çok küçülmüş durumda. Sabit gelirli vatandaşın konut kredisi faizini gelir vergisinden mahsup imkânı getirilirse satış tarafına önemli destek sağlar. Sadece bu adımın 150 bin konutluk yeni bir üretime yol açacağını düşünüyoruz. Ankara’ya sık sık önerilerimizi götürüyoruz. Hükümetin konut üretimini desteklemek için yeni önlemler almasını bekliyoruz. Sadece projeleri desteklese bile olur.”