İnşaat Sektörü Gizli Bir Eğitim Kurumu

İnşaat Sektörü Gizli Bir Eğitim Kurumu

Egedesonsöz TV'nin canlı yayın konuğu olan MÜFED başkanı Necip Nasır, inşaat sektörü ve İzmir Ticaret Odası seçimlerine yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Nasır inşaat sektörünün 'gizli bir eğitim kurumu olduğunu söyledi.

A+A-

Müteahhitler Federasyonu Başkanı ve İzmirli iş insanı Necip Nasır, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu.

Nasır, inşaat sektörü, kentsel dönüşüm, Ticaret Odası seçimlerine ve İzmir’in önemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Necip Nasır’ın konuşmasından satır başları:

EKSİKLİKLERİN TAMAMLANMASI GEREKİYOR

İzmir dünyanın en güzel şehri. İklimi, coğrafyası, yer altı ve yer üstü kaynakları insanıyla İzmir bizim için dünyanın en güzel yeri. Ama İzmir hak ettiği noktada mı? Maalesef değil. Eksikliklerin tamamlanması ve aktörlerin ellerinden gelenleri yapması gerekiyor. İmar adasında bile değişiklik planlama ile yapılır. Bir şehrin planlamasını 50-100 yıl ileriyi düşünerek yapmazsanız maalesef olmaz. Herkes üzerine düşeni yaparsa inanıyorum ki İzmir dünyada seçkin iller arasındaki yerini alacaktır.

İNŞAAT GİZLİ BİR EĞİTİM KURUMU

İnşaat sektörünü gizli bir eğitim kurumu olarak nitelendiriyorum. Türkiye’nin sosyal durumu içinde hiçbir vasfı olmayan kişilerin gelerek çırak usta kalfa olarak çıkmasını sağlayan gizli bir eğitim kurumu. Aynı zamanda istihdam sağlayan bir yapı. Vasıfsız insanların topluma kazandırılmasında çok önemli bir sektör.

YENİ YASA TASARISI YOLDA!

Kentsel dönüşüm sosyal bir projedir. Ama yasadan dolayı İzmir’de iki başlılık gündeme geldi. Hızı yakalayamadık. Mal canın yongasıdır. Yaptırım gücü olan yasaların çıkması lazım. Yeni bir kentsel dönüşüm yasa tasarısı çıkıyor. Belki de bu ay içindeki torba yasada çıkabilir. Nisan’a kadar çıkacağını düşünüyorum. Bakanlığın yaptığı bir çalışma vardı. Ben de katıldım. Burada uygulamadaki eksiklikler tespit edilmeye çalışıldı. Biz de sahadaki aktörler olarak bunları ilettik. İzmir’deki iki başlılığı da ilettik. Bakan müjde de verdi. Kentsel dönüşümü daha da hızlandırabilmek için proje süresince yerel yönetimlerden ve özel sektördeki temsilcilere sıfır faizli fon yaratacaklarını belirtti. Doğru planlamalar ve çalışmalar yapılırsa gelecek 10 yıl inşaat sektöründe İzmir büyük sıçrama yapacaktır.

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BU İŞİN HAMİSİ OLACAK

Bir şehrin yönetilmesiyle ilgili plan olmaz ise soruları beraberinde getirir. Günü kurtaracak planlar değil, İzmir’in bütünün kurtaran bölgesel planlar düzenlenmeli. 50-100 yıllık planlar olmalı. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu işin hamisi olacak. Manhattan mı olalım? Dubai mi olalım? Karar vereceksiniz. Plan olmadan lokal çözümlerle yine sorunlar oluşur. Sosyal sorunlar da beraberinde gelir. İzmir için geç değil. Yerel yönetimler önemli. Yerel yönetimler derken Büyükşehir Belediyesi demiyorum. İlçe belediyelerini kast ediyorum. Örneğin, Konak’taki sosyal yapıyı planlarken Alsancak, Yenişehir, Ballıkuyu’nun yapısını düşünerek, buralardaki taleplere göre planlama yapmazsanız sosyal afetler de yaşarsınız. Sırf maddi değil manevi anlamda da planlama çok önemli.

İZMİR’İN MAKUS TALİHİ DİYORUZ AMA…

İzmir’in makus talihi için yerel yönetimler diyoruz ama en önemli faktörlerinden biri de iş adamları. Bir yeri abad eden hamisidir misali, İzmir’deki çarkların dönmesini sağlayacak olan da iş dünyası aktörleridir. Büyük iş düşüyor. En büyük zenginliğimiz, aydın insan kaynağına sahip. Dünya ile entegre olacak insan kaynağına sahibiz. İzmir’deki iş dünyasının çok daha büyük marka yaratacak hareketlere yönelmesi gerekiyor. Global sistem içinde mücadele edebilmenin en büyük şartı kurumsal yapı ve kaliteden geçmektedir. Sizin sağlayacağınız katma değer ülkenize gelecektir. İzmir güç birliği yaparak, iş adamları ve sektörlerindeki temsilciler birlikte hareket ederek dünyada saygın yere gelir. İzmir’deki çarklar hak ettiği şekilde dönmediği için beyin göçü var.

30 YILINI DOLDURSUN DİYE DÜŞÜNÜYOR

Ekrem Bey’in tüm gücüyle karşımızda çalıştığını gördük. Neden diye merak ettik. Ekrem Bey tek sektörden yarışa girmez. Geçmiş dönem 16 sektördeydi diye tespit etmiştik. Kazandığı sektörlerden aday oluyor ki bu görevdeki 30 yılını doldursun diye düşünüyor. Şimdi karşısında rakip olarak Mahmut Bey var. Bir de Zeki Bey diye bir arkadaşımız var. Esas rakip Mahmut Özgener… İzmir’in tanıdığı birisi. 100 senelik İzmirli. Dışarıdan diye söz edenleri ben anlayamıyorum. Neden dışarıdan? Aslında İzmir’e katma değer sağlamayan iktidarını sürdürmeyi isteyen insanların yaydığı bir şey. İzmir çok küçük bir yer, herkes kimin nasıl ticaret yaptığını bilir.

MAHMUT ÖZGENER’LE SÖYLEMİMİZ AYNI, DESTEKLİYORUM

İzmir’de İTO’ya bağlı 80 bine yakın iş adamı var. Bu 80 bin iş adamının hepsi İTO başkanı olma kabiliyetine sahip. İzmir’de ticaret zor iştir. Demokles’in kılıcı gibidir. Böyle bir ilde ticaret yapan insanlar çok rahat bu odayı yönetir. Kuralları bellidir. Önemli olan başkan olacak kişinin ve yönetim kurulunun vizyonel bakışıdır. Bir CEO gibi davranmasıdır. Evet Mahmut Özgener’i destekliyorum. İyi bir CEO’dur. Odanın başına geldiğinde de İzmir’e büyük katma değer sağlayacaktır. O ticaret odasını meclis üyeleriyle birlikte yöneteceğiz diyor. Söylemimiz Mahmut Bey’le aynı. Ben tek adam anlayışının gitmesi gerektiğini ifade etmiştim. Mahmut bey de aynı şeyi söylüyor. Alaattin Yüksel Bey de aynı şeyi söylemişti, onu da desteklemiştik. Herkes aynı şeyi istiyor

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.